- legene
- кір. лежаньлежень
Беларуска (лацінка)-рускі слоўнік і слоўнік беларускай кірыліцы.
Беларуска (лацінка)-рускі слоўнік і слоўнік беларускай кірыліцы.
altın leğene kan kusmak — varlık içinde hastalık veya sıkıntı çekerek yaşamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
legăna — LEGĂNÁ, leágăn, vb. I. 1. tranz. A mişca lin într o parte şi în alta un copil (cu leagănul sau cu braţele) pentru a l adormi. ♦ refl. fig. A se lăsa purtat, amăgit de speranţe deşarte. 2. tranz. şi refl. A (se) mişca într o parte şi în alta; a… … Dicționar Român
Carlos Serrano — is a recorder and early woodwinds player born in Bogotá, Colombia, in 1963. After recorder studies at Oberlin Conservatory in Ohio and Mannes College of Music in New York with Philip Levin, and with Pedro Memelsdorff in Italy, he graduated from… … Wikipedia
BYU Ballroom Dance Company — The BYU Ballroom Dance Company originates in the Department of Dance of the College of Health and Human Performance at Brigham Young University in Provo, Utah. It has been a part of Brigham Young University for nearly 50 years and competes and… … Wikipedia
Carlos Serrano — Saltar a navegación, búsqueda Carlos Serrano Carlos Serrano Información personal Nombre real Carlos Serrano … Wikipedia Español
leagăn — LEÁGĂN, leagăne, s.n. 1. Pat mic de lemn sau de nuiele împletite (care se poate balansa) pentru copiii mici. ♢ Cântec de leagăn = cântec cu care se adorm copiii. ♢ expr. Din leagăn = din fragedă copilărie; de la început. 2. fig. Loc de origine,… … Dicționar Român
altın — is., kim. 1) Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au) Altın çok eski zamanlardan beri para basımında kullanılmaktadır. 2) sf. Bu elementten yapılmış Müsteşar,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gaga — is. 1) Genellikle kuşlarda ağzın bir uzantısı durumunda olan, biçim ve büyüklüğü değişik, boynuz yapısında, katı ve çıkıntılı organ ... ak güvercin sekinin üstündeki leğene başını sokup gagasını suya değdirir değdirmez insan suretine giriveriyor … Çağatay Osmanlı Sözlük
leğen — is., Far. legen 1) Genellikle, içinde bir şey yıkamak için kullanılan metal veya plastikten yayvan kap Adam, önündeki leğene eğilmiş, bardak yıkıyordu. N. Cumalı 2) anat. Gövdenin arka veya alt ucunda bulunan, bir yandan omurganın bel bölümüyle,… … Çağatay Osmanlı Sözlük